TOPLUM

Ermenilerin unutulmaz iz bıraktığı beş ülke

Ermenilerin izleri dünyanın en inanılmaz yerlerinde korunmuştur. ‘Sputnik Armenia’nın   hazırladığı makalede “inanılmaz ülkelerin” ilk beşinde Ermenilerin büyük  topluluğu olmayan ancak bıraktıkları tarih ve kültürel miras nedeniyle aşağıdaki ülkeler dile gitirliyor.

Singapur

Singapur, ekonomik mucizesi ve katı disiplin yasalarıyla bilinen modern ve teknoloji bir şehir-devlettir. Ermeni tüccarlar 18. yüzyılda buraya geldi, ancak küçük Ermeni cemaati Singapur’un sömürgeleştirilmesinden sonra rol oynamaya başladı.

Dünyanın en ünlü otellerinden biri olan “Raffles Hotel”i, Sargis kardeşler tarafından kuruldu. Bugün en etkili gazete olan “The Straits Times”, Khachik Moses’ı yayınlamaya başladı.

Kolombiya

Neredeyse gezegenin diğer ucunda Ermenistan denilen bir şehir var. Ve sadece şehir değil. Ülkemizin onuruna özel bir kahve türü de adlandırıldı. Ve bu, kahve üretiminin ekonominin önde gelen sektörü olduğu Latin Amerika ülkesinde.

Bir Ermeni ailesi Antakya’dan Kolombiya’ya ulaştı ve ilk ciddi kahve plantasyonunu kurup kahve üretimine başladı. 19. yüzyılın sonlarında kurulan şehire Ermeni Soykırımı kurbanlarının anısına “Armenia” adı verilmiştir.

Portekiz

Portekiz’de birçoklar Ermenistan’ı biliyor. Kural olarak, yerliler Ermenilerin kim olduğunun farkında. Ve bunun için Galust Gyulbenkyan’a teşekkür edilebilir. Hayır kuruluşları da onu Portekiz dışında meşhur etti.

Petrol kralının bıraktığı mirasın bazen para ile ifade edilmesi imkansızdır. Gyulbenkyan’ın kısa bir süre için Portekiz’e gitmesi, ancak ömrünün sonuna kadar (13 yıl orada geçirdi) orada kalması dikkat çekicidir. Lizbon Müzesi, Gulbenkian’ın sanat eserleri koleksiyonuna dayanarak kuruldu.

Gulbenkian’ın çabalarıyla Portekiz’in “Oireas” şehrinde mikrobiyoloji, biyoteknoloji ve genetik alanlarında araştırma yapan bir bilimsel enstitü kuruldu. Enstitü daha sonra hayırseverin ismiyle adlandırıldı.

Bangladeş

Uzak ve sıcak Bangladeş’te Ermeni cemaati artık çoktan yoktu ancak başkenti Dakka’nın merkezinde bulunan Surb Harutyun Ermeni kilisesi, çok sayıda turist çekmeye devam ediyor.

1781 yılında inşa edilmiş olan bu kilise, şehrin kadim yapılarından biridir. Kilisenin avlusunda bir mezarlık var. Mezarlıkta beyaz ve siyah mermerden yapılmış 350 mezar taşı bulunuyor.

1848 yılında Nikolas Pavlos burada ilk özel okulu açtı. Bu okul, şimdiye kadar Eski kentin en itibarlı eğitim kurumlarından biri sayılır.  

Hem kilise, hem okul, hem de Ermeni sokağı Armanitola semtinde bulunuyor. Armanitola Belgalca ‘Ermeni kenti” anlamını taşımaktadır.

Etiypoya

İnanılmaz gelebilir ama 1992 yılına kadar Etiyopya’nın milli marşı, bir Ermeni tarafından yaratılmıştır. Marşı yaratan, Ermeni besteci ve orchestra şefi Gevorg Nalbandyan’dır.

1924 yılında Kudüs’e giden Gevorg Nalbandyan, Ermeni Patrikhanesi’ne ait yetimhanesinin çocuklarından ibaret olan bir orkestra kurmuştur. Aynı tarihte daha sonra Etiyopiya’nın İmparatoru olan I. Hayle Selasiye de Kudüs’ü ziyaret etmiştir. Hayle Selasiye  ayin töreninde sahneye çıkan, Ermeni Soykırımı’ndan kurtulmuş Ermeni yetimlerini hayranlıkla dinlemiştir.    

Hayle Selasiye, Etiyopiya İmparatorluk ailesi adına Portekiz ve Roma ile müzakereler yapmış ve 15. yüzyılda Müslümanların saldırılarına karşı mücadeleyi düzenlemek için Avrupa devletlerinden yardım istemiştir.

Genelde Ermenilerle Etiyopiya arasındaki bağlar, 2 bini aşkın yıllık tarihe dayanıyor. Atalarımız M.S. 1. asırdan beri Afrika’nın en uzak ülkesinin sakinleriyle ticaret geliştirmiştir.  

   

Daha fazlasını göster
Back to top button