ANASİYASET

Tükolog: Türkiye ile Rusya arasındaki iyi ilişkiler her zaman kötüleşebilir

Rusya, Türkiye ve İran’ın ittifağının stratejik bir geleceği yok. Suriye’deki durum bağlamında bugün gözlemlediğimiz şey, muhtemelen taktiksel bir ittifaktır. Benzer bir görüş, Ermenistan Ulusal Bilimler Akademisi Doğu Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Ruben Safrastyan tarafından dile getirildi.

Safrastyan, “Başka bir deyişle, işbirliğine olan ilgi Moskova, Tahran ve Ankara’nın taktiksel çıkarlarına bağlıdır. Stratejik çıkarları uymazlar. Taktik açıdan ise, belirli sorunları çözmek için sadece kısa vadeli çıkarlar tarafından dikte edilen adımları atıyorlar. Bunun Suriye’nin geleceği için de geçerli olduğunu düşünüyorum. Rusya, Türkiye’nin aksine, Suriye’yi güçlü bir devlet olarak  toprak bütünlüğünü korumaya çalışıyor. İran ise ABD’den bağımsız bir Suriye ile ilgileniyor. Ancak Tahran’ın Suriye’deki ana hedefi, kendi toprakları üzerinden Akdeniz’e erişim.”diye belirtti.

Akademisyen, Türkiye’nin sadece Suriye çatışmasına değil, aynı zamanda Irak ve Libya’daki çatışmalar ile Kıbrıs’la uzun süredir devam eden çatışmaya da dahil olduğunu vurguladı. Dahası, Türk ordusu Katar ve Afrika’da bulunuyor ve aynı zamanda Türkiye içindeki Kürtlerle bir savaş yapıyor. Yapılan değerlendirmelere göre, bu durum açıkça Ankara’nın politikasının başarısından bahsetmiyor, böyle bir aktif faaliyetin sonucu olarak, yetenekleri sınırlıdır.

Türkolog, Ankara’nın bu kadar agresif bir politikasını, Türkiye kendisi için de çok tehlikeli ve maceracı olarak değerlendiriyor. Bu tür manevralar, onun görüşüne göre, Türkiye’nin, örneğin Libya’da ciddi bir askeri çatışmaya karışmasına neden olabilir. Safrastyan, bu eğilimleri Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın öngörülemezliği ve maceracılığı ile bağlıyor. Uzmanın tahminlerine göre böyle bir durum uzun süremez. Özellikle devam eden Batı’dan tecrit durumunun koşullarında. Bu Türkiye’yi zayıflatır ve stratejik bileşenlerden yoksun olan  Rusya ile ilişkiler her an kötüleşebilir.

ABD’ye gelince, Kongre’nin aksine, Trump yönetimi Türkiye’ye oldukça büyük bir ilgi gösteriyor.  ABD başkanı, kontrolü kaybetmemek için periyodik olarak Erdoğan’a küçük tavizler vermek zorunda oluyor. Benzer şekilde NATO da Türkiye ile ilişkiler kuruyor. ABD ve NATO’nun Türkiye’ye benzer hoşgörüleri elbette jeopolitik ve coğrafi konumuyla bağlıdır. Ama bu durum Ankara ve Batı’daki müttefikleri arasındaki çelişkileri iptal edemez.

Ulusal Bilimler Akademisi Doğu Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Ruben Safrastyan
Daha fazlasını göster
Back to top button