Yerevan, Azerbaycan’ın fiyaskosunu sergiledi. Etkileyici görünüm
Siyaset yorumcusu Hakob Badalyan’ın belirttiğine göre Ermenistan silahlı kuvvetleri tarafından Tavuş bölgesindeki askeri faaliyetler esnasında vurulan Azerbaycaan İHA’larının kalıntıları sergilenmiştir. Ermenistan Hava Savunma kuvvetleri komutan yardımcısı Albay Garik Movsesyan’ın bildirdiğine göre, üç-dört gün süren çatışmalar esnasında Ermenistan tarafı 10 saldırı, üç casus ve bir stratejik öneme haiz İHA vurmuştur.
Ermenistan tarafının, İsrail üretimi ve hayli yüksek prestije sahip Hermes 900 olarak anılan stratejik bir casus aracını vurmuş olduğu ve bunun dünyada ilk defa gerçekleştirilmiş olduğu belirtilmektedir.
Azerbaycan tarafından kullanılan ve vurulan diğer İHA’lar da İsrail üretimidir. Tavuş’taki gelişmelere paralel olarak Artsakh’tan gelen haberlere göre, Artsakh savunma ordusu hava savunma güçleri tarafından da İsrail üretimi bir Azerbaycan casus İHA’sı vurulmuştur.
Böylelikle, Ermenistan güçleri birkaç gün içinde Azerbaycan’ın sözde hava vurucu kuvvetlerine yıkıcı bir darbe indirmiş olup, aynı zamanda İsrail silah endüstrisinin kredisini de düşürmüştür.
Diğer taraftan, İsrail silah endüstrisinin, dünyanın en iyilerinden biri olduğu bilinmekte olup, bu durumda, dünyanın en kötü ordularından biri tarafından kullanıldığı anlaşılmaktadır. Genel olarak, Azerbaycan durumunda ordu mefhumunu, sadece göreceli olarak kullanmak mümkündür. Nisan savaşında da görüldüğü gibi, Tavuş bölgesindeki Temmuz ayı operasyonlarında da, Azerbaycan’da bir ordunun varlığından söz etmenin mümkün olmadığı, sadece petrol kuyuları ve bu sayede elde edilen pahalı silahların var olduğu yeniden tasdik edilmiştir.
Diğer taraftan bu durum, Ermenistan ordusu ve askeri-siyasi yöneticiler için başarılardan dolayı rehavet uykusuna yatmanın aksine, imkânları daha da geliştirmek için bir dürtü olmalıdır. Bu açıdan da, Ermeni güçlerinin bir Azerbaycan İHA’ları “yaprak dökümü” gerçekleştirmiş olduğunun haricinde, ilk defa olarak, askeri faaliyetler esnasında yüksek verimliliğe haiz Ermenistan yapımı İHA’lar kullanmış olduğu da ilginçtir. Başka bir deyişle, Tavuş’ta, Ermenistan ordusu ve Ermenistan askeri sanayisinin ortaklaşa başarısından söz etmek mümkündür.
Bununla birlikte, Ermenistan semalarında İsrail İHA’larının nişan altına alınması, Ermeni askeri teknolojisinin imkânlarının genişletilmesi açısından yeni ufuklar açabilir. Gerçekte fiili olarak, Ermenistan ve İsrail olarak, iki askeri sanayi ve bilim alanının çatışması, Azerbaycan’ın beceriksiz “aracılığıyla” gerçekleşmiştir. Diğer taraftan, Yerevan ile Tel Aviv arasında elle tutulabilen bir ortak çalışma alanının olduğu şüphe götürmez olup, askeri üretim, belli bir oranda, bu alanın önemli bir kesimini teşkil edebilme özelliğine sahiptir.
