Azerbaycan ordusu İsrail füzelerini gizlice Türkiye’ye teslim etti
Resmi Ankara, “bir millet, iki devlet” sloganına bağlı kaldığını ve sonuna kadar Azerbaycan’ın yanında olmaya hazır olduğunu defalarca belirtmesine rağmen, gerçekte Azerbaycan’ı kendi jeopolitik hedeflerine ulaşmanın bir aracı olarak görüyor.
Özellikle Türkiye’deki kaynağımıza göre, İsrail yapımı füzeler, son zamanlarda, uzağa giden hedefler peşinde koşan uzmanlar tarafından detaylı olarak incelenmekte olan Türk askeri sanayi kompleksinde ortaya çıktı.
Bu bağlamda, bir dizi Azeri yetkilinin, bunun İsrail tarafında memnuniyetsizliğe neden olabileceği ve bunun sonucunda Azerbaycan’a yüksek hassasiyetli silah satışının durdurulacağı endişesini dile getirdiği belirtilmelidir.
Diğer taraftan, vurulamaz olarak kabul edilen Hermes-900 İHA’nın Ermenistan’ın Tavuş bölgesinde nasıl vurulduğuna dair İsrail tarafına henüz bir açıklama sunamadıklarını, bu durumun, İsrail tarafının Azerbaycan’a yönelik memnuniyetsizliği ve şüphelerini daha da derinleştireceğini belirtmektedirler.
Sorun şu ki, silah için alıcı devletin onu üçüncü bir ülkeye satma veya devretme hakkına sahip olmadığı bir “son kullanım lisansı” vardır.
Böylelikle İsrail yapımı füzelerin Türkiye’ye üst düzey Azerbaycanlı askeri yetkililer tarafından gönderildiği teyit edilebileceği gibi, anlaşmanın Azerbaycan ordu mensuplarının Türkiye’ye yaptıkları son ziyarette gerçekleştirilmiş olması da olasıdır.
Azerbaycan elitinin bazı temsilcilerinin şikâyetlerine bakılırsa, anlaşma, ülkenin siyasi liderliğinden habersiz yapılmıştır.
Bu bağlamda, Aliyev ve çevresinin sessizliği göz önüne alındığında, Aliyev’in, olası itaatsizlik ve sonuçlarından korkarak, anlaşmayı gerçekleştiren Azerbaycan ordu mensuplarını cezalandırmaktan en azından şimdilik kaçındığı varsayılabilir.
Ankara’nın eylemlerine gelince, ülkenin Tel Aviv ile gergin ilişkileri olduğu biliniyor.
Bu nedenle Türk askeri-siyasi liderliği, Tavuş’ta yaşanan olaylar nedeniyle Azerbaycan’da oluşan zor iç siyasi durumdan yararlanarak, ilgilendiği İsrail silahlarını Bakü’den almaya, incelemeye ve benzerlerini üretmeye çalışmaktadır.
Bu, İsrail’in uluslararası silah pazarındaki konumuna ciddi şekilde zarar verebilir. Ayrıca Türk tarafı, Azerbaycan’ın satın alma gücü göz önüne alındığında, Bakü’yü İsrail ve diğer ülkelerin silah pazarlarından kopararak düzenli bir müşterisi haline getirmeye çalıştığını söylemek mümkündür.
