Geleneksel Ermeni partileri, Sevr Antlaşması üzerine ortak bir bildiri yayınladılar
Sosyal Demokrat Hınçak, Ermeni Devrimci Federasyonu ve Ramkavar Liberal ”Azatakan” partileri, Sevr Barış Antlaşması’nın 100. yılı münasebetiyle ortak bir açıklama yaptılar. Açıklamada, Sevr’in imzalama tarihinden 100 yıl sonra bile uygulanacağı belirtiliyor.
Açıklamada, Sevr Antlaşması’nın hem Türkiye hem de Ermenistan Cumhuriyeti tarafının özgür iradeleriyle imzaladığı tek antlaşma olduğu belirtiliyor. Sevr Antlaşması sadece Türkiye’yi geçmişteki savaş suçlarından sorumlu olarak tanımakla kalmıyor, aynı zamanda ABD Başkanı Woodrow Wilson’un Ermenistan-Türkiye sınırını açıklığa kavuşturmak için tahkim kararını tanımasına yasal bir temel sağlıyor.
Açıklamada “Türkiye son yüz yıldır insanlığa karşı işlediği suç olan Ermeni Soykırımı’nı inkar etmeye devam etti. Son günlerde düşmanca bir tutum benimsedi ve son günlerde Ermenistan’a, Artsakh’a, tüm Ermenilere yönelik söylemini ve olası askeri saldırılara hazırlıklarını yoğunlaştırdığı” ifade edildi.
Taraflar, Sevr Anlaşması’nın geçerli bir uluslararası anlaşma olduğunu, tüm imzacıların onaylamadığını, ancak yasal olarak başka bir uluslararası belgeyle değiştirilmediğini vurgulamaktadır. En azından Ermeni Davası, Ermenistan Cumhuriyeti’nin hakları açısından, Ermeni Milleti için uluslararası hukuka dayalı bir anlaşma olmaya devam ediyor.
Ortak bildiride “Ayrıca, Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Woodrow Wilson’ın 22 Kasım 1920’de ilan ettiği tahkim kararı, Ermenistan ile Türkiye arasındaki yasal sınırı belirleyen tek uluslararası belge olmaya devam ediyor. Sevr Antlaşması’nın imzalanmasından 100 yıl sonra Türkiye Cumhuriyeti, Ermenistan Cumhuriyeti’ne ve tüm Ermenilere düşmanlık beslemeye devam ediyor. Türkiye, uluslararası hukuk hükümleri kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirene kadar Türkiye, Ermenistan Cumhuriyeti’ne yönelik 27 yıllık yasadışı kara ablukasına son vermeli, Ermenistan’a karşı son dönemde yaptığı savaşçıl eylemlerini sona erdirmeli ve tarihi, el konulan topraklarımız ve yurtdışında Soykırımdan sonra oluşan Ermeni kolonileri de dahil, Türkiye kendi içindeki Ermeni karşıtı politikasına son vermelidir” ifadesi yer alıyor.
Geleneksel partilerin yönetim organları, Türkiye’nin Ermeni Soykırımı’nın faili olarak Ermeni halkının tüm kayıplarını telafi etmek zorunda kalacağı günün geleceğine inanıyor.
Açıklamada, “Geçmişte olduğu gibi gelecekte de diğer Ermeni siyasi güçleriyle, özellikle Ermenistan Cumhuriyeti ile işbirliği içinde, mücadelemizi tarihi adaletin yeniden tesisine kadar sürdürmemiz gerektiğini beyan ediyoruz” dendi.
