ANASİYASET

Türkiye, Lübnan ve bölge için bir tehlike

Armen Petrosyan. “Türkiye’nin Lübnan’daki aktivasyonu Lübnanlı Ermeniler için tehlikelidir”.

Beyrut limanındaki şiddetli patlamanın ardından dünya Lübnan’a insani yardım sağlıyor.

Bunlardan ilki, birçok medya kuruluşuna göre daha ziyade durumdan yararlanmaya ve Lübnan iç siyasetindeki etkisini artırmaya çalışan Türkiye’dir.

Aravot.am, bölgesel konularda uzman olan şarkiyatçı Armen Petrosyan ile bu konu hakkında konuştu.

“Türkiye’nin olası aktivasyonu ve nüfuzunun artması Lübnan’ın iç siyasi hayatındaki en tehlikeli gelişmelerden biridir ve bu durum ülkenin ve bölgenin, kısmen de Lübnanlı Ermenilerin güvenliğini tehdit edebilir.

Mevcut durum ve ana gruplar arasındaki uzlaşmaz çatışma, Ankara’nın Lübnan’da daha aktif oynaması için tüm fırsatları sağlamaktadır.

İran ile ABD arasında son iki-üç yıldır yaşanan gergin ilişkiler de bir dereceye kadar Lübnan’da kendini göstermektedir.

Dolayısıyla hiçbir taviz imkânı sunmayan bu süreçler, Ankara için geniş fırsatlar yaratmaktadır.

Şimdiye kadar Lübnan sürecindeki ana aktörler, Türkiye’yi, Lübnan’ın iç siyasi sürecine olası müdahalesinden dışlamaya çalıştılar.

Şimdi ise, ülkenin ciddi bir uzun vadeli desteğe ihtiyacı olduğundan dolayı, Ankara bu durumdan yararlanmaya çalışıyor.

Türk yetkililer, Beyrut limanını kendi imkânlarıyla inşa etmeyi teklif ettiler ve ondan önce yanılmıyorsam Lübnanlı yetkililere Türkiye limanlarını kullanmaları teklif edildi.

Yani Türkiye bu durumdan yararlanmaya ve hem doğrudan, hem de Katar üzerinden dolaylı olarak müdahale etmeye çalışıyor.

Son birkaç yılda Türkiye, özellikle Katar ile işbirliği veya arabuluculuk yoluyla, Arap dünyasındaki çeşitli meselelere dâhil oldu.

Libya’da, Filistin-İsrail ihtilafında da durum aynıdır.

Lübnan’da da benzer bir senaryo mümkündür.

Bunun kanıtı, geçmişte Lübnan krizini çözmeye adanmış uluslararası bağışçıların katıldığı bir konferansta, Katar’ın 50 milyon dolar transfer ederek, Fransa’dan sonra ikinci ülke olması gerçeğinde görülebilir.

Türkiye için yeni fırsatlar açılmaktadır ve bu, hem bölgesel süreçler bağlamında, hem de Lübnan’ın egemenliği açısından son derece tehlikelidir”.

Türkiye’nin faaliyetinin, Lübnanlı Ermeniler açısından tehlikesi nasıl ifade edilebilir sorumuza, “Birkaç tehlike var.

Her şeyden önce, Türkiye’nin çeşitli bölgesel çatışmalara dâhil olmasının belki de onuncu hedeflerinden biri Ermeni cemaatlerinin konumunu zayıflatmaktır.

Bölgesel Ermeni cemaatleri, Osmanlı İmparatorluğu döneminde, Ermeni Soykırımı sonucunda yenilenen, güçlenen ve tarihi vatana en yakın olan topluluklardır.

Türkiye, onların nüfuzlarını, rollerini zayıflatmak için her yolu kullanacak, aynı zamanda tarihi ve kültürel mirasını yok edip bu toplulukları tamamen yok etmek için tüm imkânları kullanacaktır”,- diye cevaplamıştır.

Daha fazlasını göster
Back to top button