Türkiye’nin Ermenistan Dışişleri Bakanlığı’na sert tepkisi. Ankara’yı endişelendiren nedir?
Türkiye Dışişleri Bakanlığı, Ermenistan Dışişleri Bakanlığı’nın Doğu Akdeniz bölgesindeki son gelişmelere ilişkin açıklamasına yanıt verdi.
Ermenistan Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasında, “Ermenistan’ın, Yunanistan ve Kıbrıs’la koşulsuz desteğini ve dayanışmasını yeniden teyit ediyor ve Türkiye’yi gerginlikleri azaltmaya, uluslararası hukuka saygı göstermeye ve Yunanistan ve Kıbrıs’ın özel ekonomik bölgelerindeki tüm operasyonları askıya almaya çağırıyoruz”,- denilmektedir.
Türkiye Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Hami Aksoy, “Ermenistan’ın, coğrafi konumu hakkında yanlış bir algıya sahip olduğu görülüyor. Sevan Gölü’nden değil, Doğu Akdeniz’den bahsediyoruz”,- diyey açıklamış, Sevr Antlaşması’nın 100’üncü yıldönümüne ilişkin Ermeni yetkililerin son açıklamasını hatırlatan Aksoy, “Ermenistan’ın artık Doğu Akdeniz hakkındaki görüşlerini abartarak sorumsuz bir tavır sergilediğini”,- vurgulamıştır.
“BAE ve Fransa’dan sonra, denize çıkışı olmayan Ermenistan da, kendisinde bölgeyle ilgili konuşma hakkı görmektedir. Bu, Türkiye’ye karşı kurulan sinsi ittifakın büyüklüğünü gösteriyor”,- demektedir Aksoy.
Türk sözcünün tepkisi ilginçtir. Ermenistan’ın “sinsi ittifaklar” ile bağlantısı siyasi sürece gerçekten bir ölçek kazandırmakta ve Ermenistan’ın dış politikası, 1919’da Rusya ve Türkiye’nin, Ermenistan’ın tamamen yok edilmemesi halinde Ermenistan’ı ve Ermenileri “kapatmayı” amaçladığı Sevan Gölü’nün ötesine geçmektedir.
Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, geçtiğimiz günlerde, Türkiye’yi dizginlemek için yeni formatlara ihtiyaç duyulduğunu açıklayıp, bunlardan birinin de, Doğu Akdeniz’de bölgedeki birçok ülkenin katılımıyla oluşan ittifak olduğunu belirtti.
Daha önce, Ermenistan, Yunanistan ve Kıbrıs tarafından açıklanan üçlü formatın ilk görüşmeleri Erivan’da olması planlanmakla birlikte, salgın nedeniyle ertelenmişti.
Bu koşullar göz önüne alındığında, uluslararası siyasette Ermenilerin hakları meselesinin ortadan kalkmadığı ve Ermenistan olsun veya olmasın, Türkiye’ye karşı uygulandığı sürece, Ermenistan’ın yeni siyasi seyri Türkiye’yi endişelendirmektedir. Ermeni toprağı ve kanı üzerine kurulmuş olan Türkiye, bu mayının üzerinde durmaktadır, bu ise politikasının kaçınılmaz sonucudur.
Sevan Gölü’nden söz etmek, yakın Ermeni geçmişinin siyasi kredosunu hatırlatmak için bir girişimdir, ayrıca, Ermeni izinden ve mirasından kaçınmak imkânsızdır.
Doğu Akdeniz, adını oradan Kuzey Okyanusu’na kadar iki imparatorluk kuran ve ekonomik, dini ve kültürel açılım yapanların adıyla anılan Ermeni Körfezi’dir.
Türkler bunu çok iyi anlıyor.