ANASİYASET

Bakü endişeli

Gerçekliğin tanınması Artsakh’a ulaşıyor. Bakü endişeli

Hakob Badalyan, Yorumcu

Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri’nden sonra, ABD Başkanı Trump’ın himayesinde İsrail ile ilişkileri normalleştiren ikinci Arap devletidir.

Üstelik üçüncü Arap devletinin Umman olacağı konuşuluyor.

Arap-İsrail anlaşmasının Azerbaycan için oldukça acılı olduğu, o ülkenin propaganda kapsamına bakıldığında anlaşılmaktadır.

Türkiye’nin durumu burada kesinlikle önemlidir.

Azerbaycan, davranışıyla giderek Türkiye’nin “çarpık aynası” haline geliyor.

Aynı zamanda Bakü, Arap-İsrail uzlaşmasının bölgesel güvenlik sistemleri üzerinde ciddi bir etkiye sahip olabileceğinden endişe duyuyor ve bu da ABD’nin Arap-İsrail alanındaki politikasının temelini oluşturan mevcut gerçekleri güçlendiriyor.

Bu sloganla ABD Başkanı Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıdı ve bundan sonra büyük bir Arap ayaklanması beklenmesine rağmen, aslında Arap-İsrail uzlaşmasının gerçekleri tanıma çerçevesinde gerçekleştiği ortaya çıkmaktadır.

Elbette, bu olayların gelişmesi ABD başkanlık seçimlerinin sonucuna bağlı olacak, ancak bunun tersini de söylemek mümkün, cumhurbaşkanlığı seçiminin sonucunun uzlaşıya bağlı olduğu örneğin.

Bir numaralı süper gücün “gerçekleri tanıma” mantığına dayalı yaklaşımı, Bakü’yü kesinlikle endişelendirmektedir.

Öte yandan, Arap-İsrail uzlaşması, Ermenistan-İsrail ilişkilerinin yakınlaşma yönünde bir eğilime sahip olduğu dikkate alındığında, İsrail’in Azerbaycan’a olan ilgisinin zayıflamasına yol açabilir.

Ermenistan Dışişleri Bakanı Zohrab Mnatsakanyan’ın, İsrail-Arap uzlaşma sürecinin arka planına karşı, Arap dünyasının önde gelen ülkelerinden biri olan Mısır’ı ziyaret ederek Cumhurbaşkanı, Dışişleri Bakanı ve Arap Devletleri Ligası Başkanı ile bir araya gelmesi de dikkat çekicidir.

Tüm bunlar kesinlikle Türkiye’yi endişelendiriyor ve Ermeni bakanın ziyaretinin arka planına karşı, Türk cumhurbaşkanlığı danışmanının, Türkiye’nin Mısır’la hiçbir sorunu olmadığını ve ayrıca Kuzey Afrika bölgesinde istikrar ve barışla ilgilendiğini belirtmesi ilginçtir.

Elbette Mısır’ın cevabı gecikmedi.

Bu bağlamda Mısır Dışişleri Bakanı, Kahire’nin sözlerle değil, eylemlerle yargıladığını belirtip, Türkiye’nin adımlarını izleyeceklerini söyledi.

Türkiye’nin, Ermenistan Bakanı’nın ziyaretinden endişe duyduğunu düşünmek saflıktır, ancak açıklamadaki paralellik, iddialı politikanın yönü ve Ermenistan’ın buna doğrudan katılımı ne olursa olsun, Ankara için Ermeni faktörünün derin önemini simgelemektedir.

Ankara için Ermeni faktörü, Türk devletinin üzerinde oturduğu bir mayındır, ancak o mayının işleyişini kontrol etme konusunda kesin bir imkâna sahip olmadığının da bilincindedir.

Daha fazlasını göster
Back to top button