Azerbaycan esirlerin dönüşünü neden geciktiriyor ve Ermenistan hangi adımları atmalı? “Radiolur” ile yaptığı görüşmede insan hakları aktivistleri, bu sorunun çözümünde tüm uluslararası yapıları dahil ederek diplomatik çalışmanın önemini vurguladılar. Her yönden çaba gösterilmesi gerektiğini söylüyorlar. Bir savaşı kaybetmek, tarafların uluslararası yükümlülüklerine uygun olarak edindikleri araçları terk etmek anlamına gelmez.
Uluslararası Kızılhaç Komitesi’nin Ermenistan’daki heyetinin iletişim ve önleme programları başkanı Zara Amatuni, tutukluların iadesi meselesinin Uluslararası Kızılhaç Komitesi’nin dahil olmadığı tarafların müzakere sürecinin sonucu ve kararı olduğunu kaydetti.
“Ancak tarafların kararı ve önerisiyle, Uluslararası Kızılhaç Komitesi de dönüşün organize edilmesine yardım etmeye hazır” dedi Amatuni. Ona göre Uluslararası Kızılhaç Komitesi’nin Azerbaycan’da kaç tutuklu tutulduğuna dair resmi bir sayı yok.
Uluslararası hukuk uzmanı Ara Ğazaryan’a göre Azerbaycan tutsaklarını terörist olarak göstermeye devam etmesi yeni bir efsanedir. Ona göre Azerbaycan bu şekilde onları korumak için yasal bir zemin oluşturmaya çalışıyor. Uluslararası hukuk uzmanı, yapılarımızın bu efsanenin devamını gerçeklerin gücüyle kırması gerektiğini düşünüyor.
Askerlerin ve ailelerinin haklarının korunması dairesi başkanı Razmik Marikyan, Azerbaycan’ın yapmaya çalıştığı savaş esirlerinin verdiği bilgilerin delil olarak kullanılmasının kabul edilemez olduğunu söyledi. Bu, uluslararası hukuk açısından bir sorundur.
Helsinki Yurttaşlar Meclisi Vanadzor ofisi başkanı Arthur Sakunts, Azerbaycanlı yetkililerin etnik nefret gerekçesiyle savaş esirlerine karşı da siyasi tavırlar sergilemeye yıllardır devam ettiğini kaydetti. Ona göre, savaş esirleri, kayıp şahıslar ve kurbanların cesetlerinin aranması siyasi hedeflere bağlı.
