ANABİLİM ve KÜLTÜR

Erivan, Kuzey-Güney enerji koridorundaki yerini nasıl koruyabilir?

“Kuzey-Güney” enerji koridoru programının uygulanması Ermenistan’ı enerji ablukasından çıkaracaktır. Bununla birlikte, mevcut gerçekler göz önüne alındığında, Erivan, bölgedeki ihracatçı ülke statüsünü korumak için her türlü çabayı göstermelidir.

Bir enerji koridoru inşa etme konusu yeni değil. Konu, Başbakan Yardımcısı Tigran Avinyan ile Gürcistan’ın Olağanüstü ve Tam Yetkili Ermenistan Büyükelçisi Georgi Saganelidze arasındaki görüşmeden sonra çoktan güncellendi. Taraflar, Kuzey-Güney enerji koridorunun kurulması planını, bu yönde halihazırda yapılan çalışmaları ve planlanan adımları tartıştılar.

Bu konuda Başbakan Yardımcılığı’na proje şartları da dahil olmak üzere detayları öğrenmek için başvurduk.

‘Sputnik Armenia’dan gelen resmi bir soruşturmaya yanıt olarak, ‘Fichtner Consulting’ tarafından sunulan fizibilite bileşeni hakkındaki raporun şu anda görüşülmekte olduğu bildirildi. Buna ek olarak, yakın gelecekte programın teknik bileşenlerine ilişkin dört yönlü bir tartışma yapılacaktır.

İran-Ermenistan 400 kW havai enerji nakil hattının inşası ve Noravan 400 kW trafo merkezinin inşası ise uygulanmaktadır.

“Şu anda hava destekleri ve tellerinin montajı, bunlara giden yolların inşaatı, ekipmanların montajı ve diğer işler devam ediyor. Programın Aralık 2021’de tamamlanması bekleniyor. Başbakan Yardımcılığı, “Ermenistan ve İran şu anda” Elektrik için Gaz “programının hacmini artırmak ve anlaşmanın süresini uzatmak için çalışıyorlar” dedi.

Kafkasya Enerji İletim Şebekesi (Ermenistan-Gürcistan trafo merkezi) programı, üç lotlu (Ddmaşen trafo merkezi girişi / çıkışı), lot 2, iletim hattı, lot 3, yüksek gerilim trafo merkezinin inşaatı olan genel yüklenicilerin seçimini öngörmektedir. Programın sonu Aralık 2025 olarak planlanıyor.

“Enerji Güvenliği Enstitüsü” analitik merkezi yöneticisi Vahe Davtyan, ‘Sputnik Armenia’ya verdiği bir röportajda, projenin Ermeni tarafını tatmin edecek şartlarda uygulanmasının önemini vurguladı.

“2015-2016’da geliştirilen enerji projesi, Ermenistan’ın içinde bulunduğumuz enerji ablukasından çıkmasını sağlayabilir. Davtyan, “İran, Ermenistan, Gürcistan ve Rusya arasındaki karşılıklı girişi artırmayı hedefliyor” dedi.

Ona göre, Ermenistan’ın enerji fazlası kapasitesi var ve bu da ülkenin dış pazarlara, İran’a, Gürcistan’a ve Gürcistan üzerinden Rusya’ya ve AEB ülkelerine elektrik ihraç etmesi için oldukça umut verici fırsatlar yaratıyor.

Uzman, bunu başarmadan önce, Azerbaycanlı enerji şirketi Azerenerji’nin Gürcistan ve İran pazarlarında faaliyete geçirilmesi olan ana sorunu çözmenin gerekli olduğunu belirtti. Davtyan, şirketin Ermenistan’ı bölgesel pazarın tamamen dışına itmeye çalıştığını vurguladı. Böylece 2018’den itibaren Gürcistan’ın Ermenistan elektrik piyasası neredeyse kayboldu.

İran’a gelince burada bir miktar istikrar var ama bu yönde aynı Azerenerji’nin şahsında yeni oyuncular oluşuyor. Ek olarak, Türkmenistan bölgedeki en ucuz elektriği sunuyor ve Bakü, kendi topraklarından bir Kuzey-Güney enerji koridoru için lobi yapıyor.

Uzman, bu adımları Ermenistan’ın enerji güvenliğine yönelik bir tehdit olarak değerlendiriyor. Tüm bunlarla yüzleşmek için Ermenistan’ın, yönetişimin doktrinsel temellerini anlamak ve iç ve dış tehdit ve riskleri belirlemek için enerji güvenliğinin kavramsal temellerinden yola çıkması, milli güvenlik kavramını onaylaması gerektiğini belirtti.

Davtyan, “Uluslararası bir enerji koridoru oluşturma yolundaysak, o zaman öncelikle kendimizi bölgesel pazarda ihracatçı bir ülke olarak görmeliyiz” dedi.

Bir nükleer santralin varlığının ve ülkenin barışçıl bir nükleer santral geliştireceğine duyulan güvenin bu konuda Ermenistan’a yardımcı olacağını kaydetti.

Daha fazlasını göster
Back to top button