ANASİYASET

İran-Türkiye ilişkisi

İran’la ilişkilerin en ilginç dönemi ve Türkiye’nin kurnaz adımı

Ermenistan Cumhuriyeti Ulusal Bilimler Akademisi Doğu Bilimleri Enstitüsü Bilimsel Direktör Vekili Akademisyen Ruben Safrastyan, Türkiye-İran ilişkilerini son bölgesel gelişmeler bağlamında inceledi.

Ruben Safrastyan’a göre, Orta Doğu’daki Türkiye-İran ilişkileri, hem tarihi geçmişi hem de bugünkü gerçekleri hesaba katarak son yüz yılın en ilginç dönemindedir.

Safrastyan’a göre ilişkiler dönem-dönem gerilemekle birlikte, taraflar çatışmalardan kaçınmaktadır.

Bunun haricinde Kürt sorunuyla ilişkili olarak, iki ülkenin ortak çıkarlarının olduğu gerçeği dikkate alınmalıdır.

“Türkiye ve İran’ın birbirlerini etkileme imkânları var.

Örneğin Türkiye, İran Azerbaycan’ı olarak adlandırılan kuzey İran’ın Türkçe konuşan nüfusu arasında Pan-Türk ideolojisini yayarak sömürüyor.

Orada faaliyet gösteren, Türkiye’ye tabi olan ve İran’ın aktif olarak karşılık verdiği Türk örgütleri var.

Karşılığında da İran, Kürt faktörünü Türkiye’ye karşı kullanıyor, ancak her iki ülke de faaliyetlerini dengeleyebiliyor, kırmızı çizgiye yaklaştıklarını hissettiklerinde geri çekilebiliyorlar”,- demektedir Türkolog.

Safrastyan’a göre İran’ın Artsakh savaşında Türkiye’ye karşı pasifliği, ABD’nin İran’a yönelik yaptırımları şartlarında Türkiye’nin İran’a yönelik saldırganlık göstermemesi ve Trump yönetimine bile itaat etmemesine bağlıydı.

Öte yandan yeni ABD yönetiminin İran’a karşı daha hoşgörülü olması muhtemeldir, bu nedenle Türkiye-İran ilişkileri önümüzdeki aylarda belirsizlik dönemine girecektir.

“Türkiye, Artsakh savaşında kazandığı küçük avantajı kullanmak ve Güney Kafkasya’daki nüfuzunu artırmak için çaba harcıyor.

Bir araç olarak, Güney Kafkasya’da bir işbirliği platformu fikrini öneriyor.

Platform başlangıçta Amerika Birleşik Devletleri, Rusya, Türkiye ve üç Transkafkasya devletini içeriyordu, ancak Amerikalıları hızla bölgeden uzaklaştırdığı için Türkiye’nin kurnazca bir hareketiydi”,- dedi Safrastyan.

Türkiye’nin bölgesel programlarında İran faktörü de artık hesaba katılmakla birlikte, Tahran’ın Pan-Türkizm tehlikesini çok iyi kavramış olduğu İranlı araştırmacıların çalışmalarından anlaşılıyor.

Daha fazlasını göster
Back to top button