Aliyev, Rus barış gücünün yetkilerini imzalayarak, Türkiye ile imzalamış olduğu “Şuşi Deklarasyonunu” iptal etmiş olur
“Yetkililer, şüphesiz ki, özellikle Rusya, Türkiye ve Azerbaycan’ın katılımıyla gerçekleşen süreçler olmak üzere, bölgede yaşanan süreçlerle ilgili halkın şüphelerini gidermelidir”,- demektedir, Uluslararası İlişkiler ve Güvenlik Ermeni Enstitüsü başkanı Stepan Safaryan.
“Azerbaycan ile uzun zamandır beklenen ve Ermeni yetkililerin son zamanlarda hakkında çokça konuştuğu sınır belirleme süreci hakkında pek çok cevaplanmamış soru var.
Bu konuda, Ermenistan’ın çıkarlarına uymayan bir dizi belirsizliğin var olması durumunda, hükümetimiz, bu konuyu bu kadar aktif olarak öne çıkarmamalıdır.
Genel olarak, onurlu bir barışın kurulmasını, sınırların netleştirilmesine bağlamayı saflık olarak görüyorum”,- dedi Safaryan, Artsakh konusunda üçüncü taraf olarak Rusya’nın etkinliğini yorumlayarak.
Rusya Savunma Bakanlığı’nın resmi belgelerinden birinde Dağlık Karabağ Cumhuriyeti yazısının Bakü’de histeriye yol açtığını kaydeden Safaryan, yaşananları Rusya’dan Azerbaycan’a bariz bir meydan okuma olarak değerlendirdi.
“Olanların içeriği belli.
Bakü’nün, Artsakh’taki Rus barış güçlerinin varlığını meşrulaştıran mandaya çekinceli yaklaşmaya devam etmesi durumunda, Moskova’nın, iç protokollerinde ve belgelerinde gerçekte bu gücün nerede olduğunu yazmaya başlayacağı açıkça bildiriliyor.
Böylece, Bakü’deki bu histeri Moskova’nın çıkarınadır, bu da Rusya Savunma Bakanlığı’nın Azeri gürültüsüne karşı oldukça ölçülü, bariz kuru tepkisiyle kanıtlanmıştır”,- dedi Safaryan.
