Erdoğan’dan doğrudan mesaj, Rusya toprakları, “Türk dünyası” haritasında
Türk milliyetçileri, düzenli olarak farklı sınırlar ve ana hatlar içeren ve artık analistleri şaşırtmayan “Türk dünyası” haritaları sunuyor.
Ancak haritaların sonuncusu politikacıların, milletvekillerinin veya analistlerin elinde değil, Erdoğan’dan gelen doğrudan bir mesaj.
Analistler, Türkiye’nin toprak hırslarının Rusya ve Çin’e ulaştığı son haritayı bu şekilde yorumluyor.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ülkenin siyasi liderlerinden Milliyetçi Hareket Partisi lideri Devlet Bahçeli’nin tuttuğu haritada, Rusya’nın da önemli bir bölümünü içeren Türk dünyası yer almaktadır.
Böyle bir harita ilk defa çizilmemiş olmakla birlikte, bu sefer sadece yayılmakla kalmıyor, dünyaya göstermek için ülkenin liderlerinin elinde bulunmaktadır.
Türkolog Ruben Melkonyan, bunun Türkiye’nin gerçek emellerinin çizili bir versiyonu olduğunu söylüyor.
“Bu ileriye doğru bir adım․
Geçmişte bu tür haritalar milletvekilleri, iktidar olmayan koalisyon üyeleri vb. tarafından sunuldu, şimdi ise bu harita, bunun her şeyden önce diğer egemen devletlerin, öncelikle de Rusya’nın topraklarını içerdiğini çok iyi bilen, Türkiye Cumhurbaşkanı tarafından gösterilmektedir.
Bu artık yeni bir seviye, bu başka bir ülkenin, bu durumda Rusya’nın toprak bütünlüğüne yönelik bir talep olup, çeşitli uluslararası normları ihlal etmektedir.”
Pan-Türkizm ideolojisi ve Büyük Turan, Rusya için yeni değil, ancak cumhurbaşkanının elindeki harita başlı başına bir meydan okuma.
“Genel olarak Türkler ve Azeriler bu tür haritalara karşı çok hassastır.
Örneğin Büyük Ermenistan haritası, Sevr Antlaşması ile öngörülen harita ve 1939’da Suriye’den kopartılan bir eyaleti içeren Suriye haritası, onlar için büyük bir sorun.
Başka bir deyişle, bu konularda çok hassaslar ve ben, bu adımı atarken konunun nüanslarından haberdar olmadıklarını sanmıyorum.
Bu doğrudan bir mesaj ve bu durumda hedef Rusya’dır.”
Türkolog’a göre Türkiye her geçen gün daha agresif ve ölçüsüz hale geliyor ve Rusya kısıtlama mekanizmalarını yumuşatıyor.
Bu durumda, Rusya Dışişleri Bakanlığı’ndan resmi bir yanıt yok, tartışma yalnızca analistler ve gazeteciler arasında yürütülüyor.
Türkiye, Rusya’da yaşayan Türkçe konuşan halklar üzerinden yoğun bir şekilde Rusya’nın içinde de çalışıyor․
“Türkiye, Türkçe konuşan farklı halkların yaşadığı topraklarda çeşitli etkinlikler düzenliyor, etkisini artırmak için adımlar atıyor ve bu, Tataristan’da ve Rusya’nın diğer kısımlarında gözle görülüyor.
“Türkiye, Rus bilim çevrelerinde, özellikle Şarkiyat ve Türkoloji alanında çok aktif, çok para harcıyor ve karşılığında Rus bilim adamlarının tarafgirliğini elde ediyor.”
Skandal harita, Türk dünyasının sadece Rusya’yı değil, Çin’in bazı bölgelerini de içine alacağını göstermektedir.
Ancak Melkonyan’a göre Çin, benzer adımlara Rusya’dan daha agresif ve net tepki vermektedir․
“Türkiye, dünyadaki birçok ülke için tehdit oluşturan bir ülke, Türkiye’ye karşı mücadelenin ön cephesinde sadece Ermenistan var ve on yıllardır Türkiye’nin dünya için olan tehlikesini gösteriyor, lakin dünya, tehdit kendi sınırlarına ulaşana kadar bunu görmezden geliyor.
Türkiye ve Rusya’nın üslup farklılıkları olmasına ve Rusya’nın daha serinkanlı tepkileri tercih ediyor olmasına rağmen, Türkolog, bunun müttefik Rusya için en azından imaj açısından gerçek bir tehdit olduğuna inanarak, vakur bir cevap olacağını düşünüyor.
