On yıllardır süren müzakere sürecinde Azerbaycan, AGİT Minsk Grubunun arabuluculuk çabalarının neredeyse tamamını her zaman ve tutarlı bir şekilde engelledi. Savaştan sonra, uluslararası toplum AGİT MG içindeki müzakerelerin hızlı bir şekilde yeniden başlamasından bahsettiğinde, Azerbaycan bu yapı için belirgin bir küçümseme gösteriyor.
Ermenistan-Azerbaycan temas hattındaki askeri provokasyondan sonra Azerbaycan zaten uluslararası alanda diplomatik provokasyona giderek uluslararası örgütle alay ediyor. Minsk Grubu, Aliyev’in açıklamalarına henüz yanıt vermedi. Ancak uluslararası toplum, Karabağ sorununun çözümü konusunda net bir duruş sergiliyor.
Dağlık Karabağ sorununun çözümüyle ilgili tek uluslararası tedbir olan AGİT MG, Azerbaycan’dan bir tehdit aldı. O ülkenin Cumhurbaşkanı, Azerbaycan tarafının AGİT Minsk Grubu’nun faaliyetlerini engelleyeceğini dünyaya duyurdu.
Ali, aslında o ülkenin neredeyse on yıllardır sürdürdüğü politikayı müzakere masasında formüle etti. Ermenistan Parlamentosu’nun Avrupa Entegrasyonu Daimi Komitesi başkanı Arman Yeghoyan, “Radiolur” sorusuna yanıt olarak, onun ne dediğini değil, Aliyev’in neden söylediğini anlamaya çağırıyor! Yeghoyan, sorunu daha büyük jeopolitik gelişmelerde göz önünde bulundurarak, nedenlerin çok onemli olduğunu söylüyor.
“Evet, şimdi Minsk Grubu eşbaşkanlığına karşı çıkmaya çalışıyor. Açıktır ki, Türkiye’nin Minsk Grubu eşbaşkanlık yaptığı üç ülkeyle de sorunları olduğu için, Türkiye karşı çıkmak için Azerbaycan’a bu fırsatı verdi. Türkiye Azerbaycan’ın ağzına ‘dil koyuyor’ ve ‘KGAÖkarşıtı’ veya Hapki karşıtı açıklamalar yapmaya zorluyor. Bu büyük haritada bunu anlamamız gerekiyor.”
İran uzmanı, Ermeni Uluslararası Güvenlik Enstitüsü siyaset bilimcisi Vardanyan konu ile ilgili şöyle konuştu: “Aliyev’e başka bir şey kabul etmeyecek gibi görünüyor, bu yüzden Minsk Grubu eşbaşkanlığı altında yapılan toplantılardan kaçınıyor. Aliyev hâlâ ateşli, hâlâ zafer sarhoşluğu içinde, meselenin “gömülü” olduğunu düşünüyor. Ama soru “gömülmedi”, o soru bir gün yeniden gündeme gelecek. İki AGİT MG ülkesi, Amerika Birleşik Devletleri ve Fransa, Karabağ sorununun henüz çözülmediğini açıkça belirttiler ve statü sorunu henüz çözülmedi.” dedi
Bu sırada Aliyev, olası bir üçüncü savaştan çekinmeksizin söz ederek, bundan korkmadıklarını bildirdi. Ancak bu “cesur” duruşta analistler, Aliyev’in gerçek korkularına dikkat çekiyor. Gözlerinin önünde Kazakistan olayları var.
Yeğoyan “Açıkçası Azerbaycan’da savaş öncesi ve sonrası belli iç siyasi meseleler var. Savaşın kendisi bu iç siyasi sorunları çözmek için bir araçtır. Savaşın sonuçları artık Azerbaycan toplumu veya onların siyasi çoğunluğu olan Litvanyalılar tarafından ideal bir çözüm olarak kabul edilmemektedir. Hayır. Azerbaycan’da cumhurbaşkanına çok soru var, neden böyle oldu, neden öyle oldu, bu soruları cevaplaması gerekiyor. Orada ne kadar güçlü bir klan mücadelesi yapılabileceğini biliyorsunuz ve kendisi şimdi bu zaferden olabildiğince yararlanmaya çalışıyor: Bir gün bir havaalanı açar, bir gün bir yol açar, bir gün koridordan konuşur, bir gün konunun kapandığını söylüyor. “Eğer soru kapalıysa, Minsk Grubu eşbaşkanları neden statüsüne ilişkin açıklama yapıyor, görüşmelere devam edilmesi gerektiğine dair açıklama yapıyor?”
Yeğoyan “Aliyev’in açıklamalarına paralel olarak Ermenistan Başbakanı yine bir “barış dönemi” açılmasından bahsederken, aynı zamanda ülkenin savunma kapasitesinin artırılması konusuna da vurgu yaptı. Hükümetin programında ilk görevlerden birinin ülkemizin savunma kapasitesini sürekli artırmak olduğu belirtiliyor, ancak öte yandan ülkemiz ve bölge için barışçıl kalkınma gündemini açmak için güçlü sinirlere ihtiyacımız olduğunu söyledim.” İstikrarlı, güvenli bir ortam yaratmak için her şeyi yapmalıyız, bu bizim en önemli siyasi görevimiz, bu gündemi ileriye götüreceğiz.” dile getirdi.
