Aliyev, ABD elçisini kabul etmeyi reddetti
ABD’nin Kafkasya müzakereleri kıdemli danışmanı, AGİT Minsk Grubu eş başkanı Louis Bono, Erivan’ı ziyaret edip, aralarında Ermenistan Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan, Güvenlik Konseyi Sekreteri Armen Grigoryan ve Meclis Başkan Yardımcısı Ruben Rubinyan’ın da bulunduğu yetkililerle görüştükten sonra Azerbaycan’a gitmedi.
Bakü, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile görüşmek isteyen Bono’yu kabul etmeyi reddetti.
Ziyaretin asıl amacı Washington’da Ermenistan ve Azerbaycan liderleri arasında bir toplantı düzenlemekti.
ABD Dışişleri Bakanı’nın Ermenistan-Azerbaycan ilişkilerinin çözümüne ilişkin özel danışmanı Louis Bono’nun Ermenistan ziyareti dün sona erdi.
Bu ziyaretin amacının, Washington platformunda müzakerelerin yeniden başlatılması için yeni bir girişimde bulunmak olduğu göz önüne alındığında, uzmanlar, Erivan’dan Bakü’ye gitmesinin mantıklı olacağını belirtiyor.
Ancak Bono’nun bu sefer de Washington’a geri dönmüş olması ilginçtir.
Bono’nun Bakü’ye gitmemesinin sebebi neydi?
Azerbaycan medyası diplomatik kaynaklara atıfta bulunarak, ABD’nin bölgede yürüttüğü “anlaşılmaz” ve “tek taraflı politika” nedeniyle Louis Bono’yu Bakü’de kabul etmeyi “reddettikleri” iddiasını aktarıyor.
“Azerbaycan’ın, ABD’yi arabulucu olarak görmediği” de belirtiliyor.
Ermeni uzmanlara göre bu durum, Washington ile Bakü arasında sonbaharda başlayan gerilimin devam ettiğini varsaymamızı sağlıyor.
Bakü ile Washington arasındaki gerilim, ABD’nin geçen Eylül ayında Karabağ’a yönelik saldırı ve Karabağ’ın Ermenilerden arındırılması sonrasında, Azerbaycan’a yardımı durduran 907 sayılı Kararı yeniden canlandırarak, yaptırım uygulamaya başlamasıyla başladı.
Dışişleri Bakanlığı ayrıca bazı devlet yetkililerinin ziyaretlerini iptal ederek Azerbaycan’la temas düzeyini de azalttı.
Bu adımlar Bakü’yü kızdırdı.
ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı James O’Brien, bir ay önce Bakü’yü ziyaret edip Aliyev’le görüştüğünde, bazı uzmanlara göre gerginlik bir nebze olsun azalmıştı, fakat şimdi öyle olmadığı görülüyor.
Bakü kırgınlığını göstermek için yeni bir bahane buldu.
Geçtiğimiz günlerde ABD Dışişleri Bakanlığı’nın yayınladığı “Dünyanın farklı ülkelerinde din özgürlüğüne ilişkin” raporda, Azerbaycan’ın, din özgürlüğünün kısıtlandığı ülkeler arasında yer aldığı ve Dışişleri Bakanlığı’na bu ülkelerdeki olayların gelişimini yakından takip etmesi çağrısında bulunuldu.
Azerbaycan’da, ABD ile gerilimi sürdürmek için bu sefer de bahane olarak kullandıkları şey, tam da buydu.
Raporun yayımlanmasının ardından Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı, bu adımın Washington’un tarafsız olmadığını ve Güney Kafkasya’da barışın tesis edilmesine ilişkin açıklamalarında samimi olmadığını ortaya koyduğunu belirtti.
Azerbaycan basını da, Amerika platformunda toplantı yapılmasının anlamını sorgulamaya devam ediyor.
Siyaset bilimci Artaşes Khalatyan, Azerbaycan’ın aşırıcı ve uluslararası hukuka aykırı yaklaşımları nedeniyle müzakerelerin çıkmaza girdiğini belirtiyor.
“Azerbaycan, Batı’nın, özellikle ABD’nin tutumunun prensipte Ermeni yetkililerin tutumuyla tutarlı olduğunu biliyor ve herhangi bir Batılı platformun, Azerbaycan’ın cumhurbaşkanının maksimalist taleplerini yerine getirmesine engel teşkil ettiği birkaç aydır açık.”
Bazı uzmanların değerlendirmesine göre Azerbaycan, Bono’yu kabul etmeyerek, ABD’nin Washington’da düzenlemeye çalıştığı Ermenistan ile müzakereleri boşa çıkarmak amacıyla, ABD ile ilişkilerdeki gerilimi sürdürmeye çalışıyor.
Paris’in AB’de büyük bir role sahip olduğu dikkate alınarak, Paris’e yönelik eylemlerde de aynı amaç güdülüyor.
Yani Brüksel platformunu devirme hedefi de var.
“Bu nedenle Azerbaycan Cumhurbaşkanı, Ermenistan yetkilileriyle herhangi bir Batı platformunda görüşme ihtiyacı görmüyor.”
Uzmanlar, Moskova platformunun da Erivan için bazı nedenlerden dolayı kabul edilemez olduğunu Bakü’nün anladığını ve aracılar olmaksızın, doğrudan ikili müzakereler için koşullar yaratmaya çalıştıklarını belirtiyor.
Siyaset bilimci Artaşes Khalatyan’a göre, bunun sadece Azerbaycan’a faydası var.
“Azerbaycan’ın ilerletmeye çalıştığı bu rezil ikili müzakere, aslında Türkiye-Azerbaycan ikilisinin, bu süreci dengeleyebilecek herhangi bir aracı devlet olmadan, Ermenistan’a yönelik tek taraflı baskıyı kabul etmesi anlamına geliyor.”
Bakü’nün, ABD Dışişleri Bakanı’nın özel danışmanı Louis Bono ile görüşmeyi reddetmesi de bu bağlamda değerlendirilmelidir.
Khalatyan, Bakü-Washington ilişkilerindeki gerilimin en azından önümüzdeki aylarda devam edeceğine inanıyor.
“Azerbaycan’ın bu tür davranışlarının frenlenmesi gerektiği açıktır ve aslında bu, ABD’nin yeni uluslararası hukuk sisteminde lider konumunu sürdürmesinin önemli tezahürlerinden ve kanıtlarından biri olmalıdır.
Yani ABD kesinlikle durumun kontrolden çıkmasına izin vermeyecektir.”
Siyaset bilimciye göre ABD, Azerbaycan’ı yapıcı alana getirmek için öncelikle diplomatik ve siyasi araçları kullanmaya çalışacaktır, fakat bu açıdan, Khalatyan’a göre, dünyanın farklı yerlerindeki güncel jeopolitik gelişmeler dikkate alındığında abartılı beklentilere kapılmamak gerekiyor.