Nadav Tamir’den, Soykırım’ı tanıma çağrısı
Şimon Peres’in eski danışmanı, İsrail’e Ermeni Soykırımı’nı tanıma ve Erivan’da büyükelçilik açma çağrısında bulundu
Uluslararası ilişkilerde doğru olanı yapmak, özellikle stratejik çıkarlar söz konusu olduğunda çoğu zaman zor görünebilir, ancak İsrail’in içinde bulunduğu durum budur ve bunun şu anda aklımızı tüketen savaşla hiçbir ilgisi yoktur.
İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres’in eski danışmanı Nadav Tamir, İsrail internet sitesi Ynet’te yayınlanan makalesinde bu konuda yazdı.
“İsrail’in, Ermenistan’ın ezeli rakibi Azerbaycan’la yakın ilişkileri böyle bir durumdur.
Bu arada Kudüs’ün bu durumun üstesinden gelmesi ve Ermeni Soykırımı’nın tanınması ve Erivan’da büyükelçilik açılması gibi çok ihtiyaç duyulan değerlere dayalı bir dış politika mesajını göndermesi gerekiyor.
Evet, Azerbaycan memnuniyetsiz kalacaktır.
Bakü, İsrail’e önemli miktarda petrol sağlıyor ve İsrail’in başta İran olmak üzere bölgesel tehditlere karşı savunma stratejisinin ayrılmaz bir parçası olan gelişmiş silahlar satın alıyor.
Ancak Azerbaycan bunu anlayacaktır, çünkü İsrail’le ilişkiler iki yönlü bir yoldur ve Azerbaycan da bundan faydalanmaktadır.
İsrail ve Ermenistan’ın, ilk bakışta göründüğünden daha fazla ortak noktası var.
Her iki ülke de Müslümanların çoğunlukta olduğu bir bölgenin sınırlarında yer alan gayrimüslim medeniyetlerdir.
Her ikisi de çok büyük tarihi trajediler yaşadı ve neredeyse tamamen yok edilmeden kurtuldu.
1915 Soykırımı’nda Ermeniler ve Holokost’ta Yahudiler.
İsrail’in Ermeni Soykırımı’nı tanıması birçok açıdan ortak tarihin ahlaki bir tasdiki, derin bir akrabalık paylaştığı başka bir halkın acılarının kabulü olacaktır.
İsrail’in dalgalanmalarının altında yatan siyasi hesap, uzun süredir sadece Türkiye ile değil, aynı zamanda Azerbaycan ile olan stratejik bağlarına da dayanıyor.
Soykırımın tanınması, bir gün Türkiye ile ilişkileri tehlikeye atabilir.
Ancak Türkiye’nin İsrail’in dış politika hesaplarındaki konumu, özellikle Erdoğan döneminde çarpıcı biçimde değişti.
Son yıllarda Başbakan Benyamin Netanyahu’yu Hitler’e benzetmesi ve Hamas’a sarsılmaz desteği de dâhil olmak üzere, çirkin yorumları, ilişkilerde ciddi bir gerginliğe yol açtı.
İsrail’in, Ermeni Soykırımı’nı tanıdığından dolayı Türkiye’nin misillemesinden korkması için çok az neden var.
Aslında böyle bir hamle Ankara’ya gerekli bir mesaj vermiş olur.
Tüm Batılı ülkelerin bundan kaçındığı bir dönemde, İsrail’in Türkiye ve Pakistan’ın yanı sıra Azerbaycan’a da askeri destek vermesi, Eylül 2023’te Dağlık Karabağ’da Ermenilere yönelik etnik temizliğe katkıda bulunması, İsrail’in ahlaki statüsüne gölge düşürdü.
Ermenistan’da büyükelçilik açmak ve Ermeni Soykırımı’nı tanımak dengeli bir adım olacaktır.
Bu adımlar stratejik ittifakları tehlikeye atmadan, İsrail’in tarihi adalete olan bağlılığını yeniden teyit edebilir.
Üstelik İsrail, Filistin devletini tanıdığı için Ermenistan’ı eleştirdiğinde, Azerbaycan’ın Filistin devletini 1992’de tanıdığını hatırlamasının İsrail’e zararı olmaz.
İsrail, Filistin meselesini tartışma konusu yapmadan, Bakü ile ilişkiler kurduğu için Erivan’a çifte standart uygulamamalı.
Lojistik ve maliyetler açısından Erivan’da büyükelçilik açmak nispeten ucuz bir çözüm ve resmi diplomatik bağlar kurmanın sembolik değeri, maliyetlerin çok üzerinde.
Bu hamle aynı zamanda, özellikle İsrail’in başarılı olduğu ve değerli destek sağlayabileceği Ermenistan’ın büyüyen yüksek teknoloji sektöründe daha yakın ekonomik işbirliğinin önünü açacak.
Genç bir demokrasi olarak Ermenistan, sürdürülebilir ve yenilikçi bir ekonomi inşa etme konusunda İsrail’in deneyiminden çok şey öğrenebilir.
İki halk arasında güçlü bir tarihi bağ da var.
Kudüs’ün Eski Kentindeki Ermeni Mahallesi, Ermeniler ve Yahudiler arasındaki köklü ilişkinin bir kanıtıdır.
Her iki halk da varoluşsal tehditlerden kurtuldu ve kültürlerini ve kimliklerini korudu.
Ermeni Soykırımı’nın tanınması, zulmün ve yerinden edilmenin dehşetini anlayan iki kadim halk arasında derin bir dayanışma jesti olacaktır.
İsrail’in, Güney Kafkasya’daki dış politikasını gözden geçirme fırsatı var.
İsrail, Ermeni Soykırımı’nı tanıyarak ve Erivan’da büyükelçilik açarak adaleti, tarihi hafızayı ve üzerine kurulduğu ilkeleri savunduğunu gösterebilir.
Reelpolitik açıdan küçük fedakârlıklar gerektirecek, aynı zamanda Türkiye’ye eleştirel bir mesaj gönderecek ve İsrail’in dünya sahnesinde ahlaki liderliğini yeniden öne çıkaracak.”