ANASİYASET

Türkiye, bölge barışı için bir tehdit

Türkolog Varujan Geğamyan: Türkiye bölgedeki nispeten kırılgan barışı tehdit ediyor

Türkolog Varujan Geğamyan, “Hetq” haber ajansına verdiği mülakatta, Türkiye’nin dış politikası, hem geçmişte hem de günümüzde açıkça, Türkiye’nin komşu bölgelerinde kendi etki alanını oluşturmaya yönelik olduğunu iddia etmiştir.

Buna göre, bu etki alanının oluşumu sadece bugün kabul edilen “yumuşak güç” yöntemi haricinde, Türkiye’nin Suriye, Irak ve Doğu Akdeniz’deki son girişimleri ve askeri faaliyetlerinde görüldüğü gibi, gerçek güç olan askeri faaliyetler sayesinde gerçekleştirilmektedir.

Geğamyan, “Bu, Türkiye’nin bölgedeki yayılmacı politikasıyla karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor. Ermenistan’ın bu programlarda özel bir yeri olduğu bir sır değil ve ne yazık ki Türkiye’nin bu konu hakkında yavaş yavaş daha açık konuştuğunu görüyoruz.

Dış politikası ile Türkiye, Ermenistan ve ortaklarının çabalarıyla sağlanmaya çalışılan, bölgedeki nispeten kırılgan barışı tehlikeye sokmaktadır.

Bence bu durumda Ermenistan, Mısır, BAE ve diğer ülkeler üzerinden, asıl görevlerinin Türkiye’nin bu büyük bölgedeki tutkularını dizginlemek olan Türk karşıtı bir eksenle karşı karşıyayız.

Rusya’nın da Türkiye’ye karşı bir denge unsuru olduğunu söyleyebilirim.

Şu anda Suriye’nin kuzeyindeki ana sorunun kimler arasında olduğunu hatırlayalım.

Bu, aslında Rusya ile Türkiye arasında süren bir çatışmadır.

Aynı şeyi Libya konusunda da söylemek mümkündür”,- demektedir Geğamyan.

Rus-Türk geriliminin bölge için ne kadar tehlikeli olduğu sorusuna değinen Varujan Geğamyan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Tarihe baktığımızda, son 200 yılda bu bölgede birçok doğrudan ve dolaylı Rus-Türk savaşının olduğunu görürüz.

Bu yüzden, iki ülke arasında bir etki alanı yaratmayı amaçlayan geleneksel bir çatışma görmekteyiz.

Bu ülkelerin, farklı konularda olduğu gibi, bu konuda da anlaşamadıkları açıktır.

Bölgede, en önemlilerinden birinin İran olduğu, çok sayıda oyuncu bulunmaktadır.

Bu durumda, çatışmanın Ermenistan için de doğrudan ve dolaylı birçok tehlike içermesi doğaldır”.

Ermenistan’ın Türkiye’ye karşı sert duruşunun sebebinin, Türkiye’nin şu anki söyleminde bulunduğunu belirten Geğamyan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“1990’lardan bu yana Türkiye’den Ermenistan’a hiçbir zaman doğrudan bir askeri tehdit olmamıştır.

Şimdi hem içerikte hem de tarzda benzeri görülmemiş bir retorik kullanıldığını gördük ve bu aslında Türkiye’nin artık jeopolitik ve ikili ilişkilerde olduğu kadar çatışmalarda da bölgede daha fazla yer almaya çalışacağını gösteriyor. Ermenistan’ın son derece sert tepkisi Türkiye’nin bu açık gösterimi ile şartlandırılıyor, ki bence çok uygun ve bu durum, en azından 11 Minsk Grubu ülkeleri arasında bulunma hakkı olmayan dengesiz ve yapıcı olmayan bir devletle uğraştığımızı gösteriyor” , – diye sözlerini sonlandırdı Türkolog.

Daha fazlasını göster
Back to top button