Türkiye’deki Kürtlerin birçoğu parti bağlılıklarını bir kenara bırakıp 31 Mart Pazar günü yapılacak yerel seçimlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul’daki ana rakibini desteklemeye hazırlanıyor ve bu da cumhurbaşkanının şehrin kontrolünü yeniden ele geçirme umutlarını boşa çıkarıyor.
Ekathimerini gazetesi, “Anketler bunu kanıtlıyor” diye yazıyor.
Kürt yanlısı DEM partisinin seçmenleri, Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, Erdoğan’ı şok eden ve AKP’nin ve onun İstanbul’daki İslamcı öncüllerinin 25 yıllık iktidarına son veren 2019 belediye seçimlerindeki zaferinde önemli bir rol oynadı. Ancak geçen Mayıs ayında yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde muhalefetin ezici yenilgisi siyasi manzarayı değiştirdi.
İstanbul’da anketler Halk Cumhuriyeti Partisi’nden İmamoğlu ile rakibi AKP’nin yakın bir mücadele içerisinde olduğunu, DEM adayının ise geride kaldığını gösteriyor. Bu durum Kürt partisinin destekçilerini bir ikilemle karşı karşıya bırakıyor. SAMER temsilcisi Yüksel Genç, “Kafaları karışık ve kararsızlar” diyerek, DEM taraftarlarının yüzde 40’ının İmamoğlu’na oy vereceğini söylediğini kaydetti.
Yaklaşık yüzde 10 sandalyeyle parlamentonun üçüncü büyük partisi olan Kürt yanlısı DEM, şüpheli militanların dahil olduğu bir dava nedeniyle kapatılabilecek olan HDP’nin halefi konumunda. Diyarbakır emeklisi Mehmet Fatih Sütçü, “Diyarbakır gibi bir ortamda DEM’e oy vermek gerektiğini düşünüyorum ama İstanbul’da Ekrem İmamoğlu’na oy vereceğim” dedi.
Rawest Araştırma Direktörü Roj Girasun, DEM ile ana muhalefetteki CHP’nin İstanbul’daki bazı ilçeler üzerinde anlaşmaya vararak DEM seçmenlerinin İmamoğlu’nu desteklemesini kolaylaştırdığını ve yaklaşık yarısının buna meyilli olduğunu söyledi. DEM’den İstanbul belediye başkan adayı Meral Danış Beştaş, taktik oylama fikrini reddetti.
“İnsanları bize oy vermeye çağırıyoruz. Her partinin kendi politikasını yürütmenin temel bir görevi olduğunu düşünüyorum” dedi. Son haftalarda Kürt siyasetçiler, Türkiye’nin 85 milyon nüfusunun yüzde 15 ila 20’sini oluşturan Kürtlere yönelik daha fazla kültürel ve dilsel haklara yönelik taleplerini karşılamak için yeni bir barış süreci çağrısında bulunuyor.
Ancak Girasun, bunun AKP’nin milliyetçi partiyle ittifak planlarının bir işareti değil, yalnızca Kürtlerin umutlarının bir ifadesi olduğunu söyledi.
